DUYGUSAL YEME (Psk. Dilara Numanoğlu)
Yemek yeme sadece fiziksel açlığı gidermenin ötesinde rahatlamak, stresi azaltmak ve kendimizi ödüllendirmek için kullandığımız bir araç. Öncelikle şunu bilmekte fayda var, hepimiz duygusal yeme yapıyoruz. Burada önemli olan sıklığı ve yemek yemeyi birincil başa çıkma mekanizması olarak kullanıp kullanmadığımız. Stresli, hayal kırıklığına uğramış, huzursuz, kaygılı, bunalmış hissedildiğinde ilk davranışı buzdolabının kapısını açmak olduğunda sağlıklı olmayan bir kısır döngünün içine girmiş olunuyor. Oysa duygularımızı yemekle doyurmak mümkün değil. Yemek yemenin anlık olarak rahatlatıcı bir etkisi olsa da bu geçicidir ve yemek yememize neden olan duygular olduğu gibi bizi bekliyordur. Üstelik alınan gereksiz kaloriler yüzünden duyulan suçluluk da eklenir üstüne. Bu davranış alışkanlığı ne kadar yerleşirse kilonuzu yönetmek gittikçe zorlaşır hem de davranışlarınız üzerindeki kontrolünüz gün geçtikçe zorlaşır.
Peki duygusal açlık mı yoksa fiziksel açlık mı yaşadığımıza nasıl karar vereceğiz? Duygusal yeme döngüsünü kırabilmek için öncelikle ihtiyacımıza bakmak ve bunu nasıl ayırt edebileceğimizi öğrenmemiz gerekir. Her zaman ayrımını kolaylıkla yapmak mümkün olmasa da bazı ipuçlarını yakalayabiliriz.
Duygusal açlık daha anlık olarak karşımıza çıkar, acil bir ihtiyaç gibi gözümüze görünür. Fiziksel açlık daha adım adım gelir. Kendinizi çok uzun süredir aç bırakmadıysanız fiziksel açlığınızı hızlıca doyurmanız gerekmez, yemek yeme dürtüsü çok şiddetli değildir.
Duygusal açlık durumunda belirli yiyecek gruplarına karşı yoğun bir istek duyulurken fiziksel açlık durumunda daha geniş bir yelpazeden rahatlıkla yemek seçimi yapılabilir. Duygusal açlık durumunda daha çok sağlıklı olmayan yiyeceklere elimiz gidebilir.
Fiziksel olarak doyma hissi gelse de duygusal açlık tatmin olmamış olabilir bu durumda da artık rahatsızlık hissi duyulmasına rağmen yemek yeme isteği olabilir. Fiziksel açlıktaysa midenizdeki doygunluk hissi durmak için yeterli bir sinyaldir.
Duygusal açlık midede hissedilen bir duyum gibi değil aklımızı kurcalayan, meşgul eden bir yeme isteği gibiyken fiziksel açlığın bazı bedensel belirtileri olur.
Tüketilen yiyecekler nedeniyle duygusal açlığın ardından pişmanlık, suçluluk, başarısızlık, utanç gibi duygular gelirken fiziksel açlığın doyurulmasının ardından bu duygularla karşılaşmazsınız.
İhtiyacımız duygusal açlıktan mı yoksa fiziksel açlıktan mı kaynaklandığını ayırt etmeyi öğrendim. Sonra ne yapmalıyım? Duygusal yemenizi neler tetikliyor bir dedektif gibi bunları tanımlayın.
Hangi durumlar, olaylar, yerler, duygular sizi bu arayışa yönlendiriyor? Genellikle rahatsız eden duyguları rahatlatma amacıyla kullanılsa da zaman zaman duygusal yemenin kendini ödüllendirmek için kullanılan bir araç olarak kullanıldığını görüyoruz.
Duygusal yemenin en önemli nedenlerinden biri olan stres yüksek seviyelerde olduğunda vücudunuz stres hormonu olan kortizonu üretir. Kortizol hormonu da size keyif veren yiyeceklere karşı iştahınızın artmasına neden olur. Yani buradan ne çıkarabiliriz? Hayatımızdaki stres ne kadar yoğunsa duygusal yeme eğilimimizin artma ihtimali o kadar fazladır.
Zor bir günün ardından kendimizi yemekle rahatlatırken uzaklaşmak istediğimiz zor duygulardan kaçınıp duyguları doyurmaya çalışıyor olabilirsiniz.
Boşluk hisse, can sıkıntısı. Yemek yemek ağzımızı ve zamanımızı, içimizdeki boşluk hissini ‘’sağlıklı bir yöntem olmasa da’’ işgal etmenin bir yolu.
Aile alışkanlıkları. Çocukken doydum dediğinizde tabakta kalan yemekle ilgili suçlu hissettirildiğinizi hatırlıyor musunuz? ‘’Yemezsen arkandan ağlar’’, ‘’Daha doymadın bir kaşık daha ye’’, ‘’Yemezsen üzülürüm’’, ‘’Yemeğini ye sana sürpriz vereceğim’’ gibi. Ya da çok keyifli bir günün ardından ‘’ Hadi, bunu kutlamak için dondurma yemeye gidelim’’ diye yemekle ödüllendirildiğinizi.
Sosyal çevreniz de bir tetikleyici olabilir. Arkadaş buluşmaları, iş yemekleri genellikle yemek yemeye hayır demekte zorlandığımız, grubun dinamiğine kolay uyum sağladığımız bir yerdir.
Duygusal ihtiyaçlarımızı gidermenin daha sağlıklı yollarınız bulabiliriz aksi halde başarısız diyet girişimleri ile sürekli mücadele halinde oluruz. Önce ihtiyacımızı anlamak duygusal yemenin farkına varmak için ilk ve en önemli adımdır.
PSK. DİLARA NUMANOĞLU